Ana içeriğe atla

Kayıtlar

The Elements of Style - Giriş: İngilizce Yazımının Başucu Kitabı

The Elements of Style'ın hikayesi 1918 yılında başlıyor. Cornell Üniversitesi'nde İngilizce profesörü olan William Strunk Jr. 1918'de bir İngilizce yazım rehberi hazırlamış ve derslerinde kullanmak üzere 1919'da yayınlamıştı. Bir sene sonra, yani 1920'de, Harcourt tarafından 52 sayfalık bir eser haline getirilen The Elements of Style üniversite dışında da satın alınabilir oldu. Strunk, editör Edward A. Tenney ile beraber çalışarak kitabı revize etti ve 1935'te  The Elements and Practice of Composition adıyla ve yenilenmiş içeriğiyle tekrar yayınlandı. Kitap Cornell Üniversitesi öğrencileri arasında ünlü olsa da ülke genelinde bir ses getirmiş değildi, ta ki 1959'da yeniden revize edilene kadar. Strunk  hayatını 1946 yılında kaybetmişti, dolayısıyla kitabın o zamanki yayıncısı Macmillan kitabı revize etme görevini bir başkasına verdi: 30 seneyi aşkındır The New Yorker'da yazan ve 1953'te Newbery Medal kazanmış olan Elwyn Brooks White'a. Cornell me
En son yayınlar

The Elements of Style - Bölüm 3: Biçim Üzerine Birkaç Mesele

Kitabın "Biçim Üzerine Birkaç Mesele ( A Few Matters of Form )" adındaki üçüncü bölümü, kompozisyon kaleme alınırken dikkat edilmesi gereken bazı noktalama işaretleri ve biçimsel değişiklikler konusunda bilgi veriyor. Bu bölüm kurallar ile değil de konu başlıkları üzerinden anlatılmış. Verilen örneklerde eğer " ---> " kullanılmışsa okun sağında yer alan kelime/cümle/paragraf, öncesindeki ifadenin o kurala uygun olarak yeniden yazılmış halini göstermektedir. Eğer örnek içerisinde bu şekilde başlayan bir ifade yoksa veya örneğin ardından aksi belirtilmiyorsa örnek zaten kurala uygun olarak yazılmıştır. ***

The Elements of Style - Bölüm 2: Kompozisyonun Temel İlkeleri

Kitabın "Kompozisyonun Temel İlkeleri ( Elementary Principles of Composition )" adındaki ikinci bölümü, daha açık ve etkili bir metin kaleme almak için uyulması gereken 11 kural içeriyor.  Verilen örneklerde eğer " ---> " kullanılmışsa okun sağında yer alan kelime/cümle/paragraf, öncesindeki ifadenin o kurala uygun olarak yeniden yazılmış halini göstermektedir. Eğer örnek içerisinde bu şekilde başlayan bir ifade yoksa veya örneğin ardından aksi belirtilmiyorsa örnek zaten kurala uygun olarak yazılmıştır. ***

Şiir Nasıl Yazılır - Bhanu Kapil

1. Bir atın kalbini çiğ çiğ yiyin. Bu sizi binlerce kişilik bir topluluktan ayırt edecek.  2. Arsız bir sokak çocuğu musunuz? Eğer öyleyse şiir yerine roman yazmayı düşünün. 3. Başka bir şair dışında herkesle bedensel temaslarda bulunun. Açık nedenlerden dolayı, hareket halinde bir hikaye çizgisi belirlemek istemezsiniz. (bknz: 2.) 4. Paul Thek 'in 1972'de söylediği gibi: "İnsan üreme organlarını yeniden tasarlayın ki daha adil olabilsinler." (bknz: 3.) 5. Defter seçerken büyük çaba harcayın, psişik yoğunluğunuzun her bir zerresini kullanın. Bir keresinde gelişigüzel yumuşak kapaklı bir moleskin almıştım. Evlere şenlik! (Dizlerimin üzerinde yazıyorum. Defter düz açılmıyordu.) 6. Biyoluminesans. Karartılmış bir odada cümleler yazın. Yere uzanın ve diğer insanlara uzuvlarınızı nazikçe yeniden düzenlettirin. Otel odalarının, ormanların ve şehir akvaryumlarının şiiri: 7. Yumuşak tarafınızı gösterin. Çalışmanızı acıklı sözlerle, baykuş kemikle

Hayattayım, Seni Seviyorum, Reno’da Görüşürüz - Vylar Kaftan

Senin ve benim kaçırılmış bağlantılardan oluşan bir mazimiz var. Yıllar önce, mekiğin fırlatılırken elveda demek için aradığında benim uçağım Zürih’e iniyordu. Aktarma yapmış, Frankfurt’tan yeniden yönlendirilmiştim. Bu yüzden sesli mesaja düştün. Yapabilsem cevaplardım ve sana iyi şanslar dilerdim, her ne kadar bensiz bir hayat istesen bile. Europa’yı   [1]  senin gibi görmeyi hiç başaramadım; sadece Avrupa, ilk kocamla tanıştığım yer. Sen olmanı dilediğim adam. Mesajını dinlediğimde, mutlu olmana sevindim; evet, boşanmamız sırasında bile daima mutlu olmanı istedim. Alpha Centauri’ye seyahat ettiğini, zamanın aramızda bir portal gibi genişlediğini düşündüm. Kafamda ağır çekim bir film gibi canlandırdım. Kırk yıl içinde geri dönecektin. Ben altmış dört olacaktım, sen ise yalnızca benim yarı yaşımda. Mesajını haftalarca sakladım, ta ki yanlışlıkla silene kadar. Sembolik hissettirmişti. Ayrıyken daha mutlu oluruz diye düşündüm kendi kendime. Ama “ayrı” her zaman bizim bağlantı şeklim

Kuzey Rüzgârı Uğuldadıkça - Yu Hua

Güneş ışığı pencereden içeri sızdı ve pantolonumun asılı durduğu sandalyeye doğru ilerledi. Yatakta yarı çıplak uzanıyor, sağ gözümün kenarındaki çapağı ovuşturuyordum. Ben uyurken birikmiş olmalıydı ve orada kalmasına izin vermek uygunsuz görünüyordu. O esnada sol gözüm boştaydı, ben de ona pantolonuma bakma görevini verdim. Pantolonumu bir önceki gece çıkarmıştım ve sandalyenin üzerine, ceketimin yanında buruşmuş ve kırışmış olarak yattığı yere öylece attığım için şimdi pişmanlık duyuyordum. Sol gözüm onu incelerken uykudayken bir yılan gibi deri değiştirip değiştirmediğimi merak etmeye başladım, çünkü ceketim ve pantolonum öyle görünüyordu. Bu noktada bir damla güneş ışığı pantolonumun bacağına ulaştı; sıçrayan ışığın oluşturduğu küçük leke bana altın bir pireyi çağrıştırdı. Bu yüzden her yerim kaşınmaya başladı ve kaşınarak boştaki sol elimi işe yarar hale getirdim. Biri kapıya vuruyordu. Ama kim olabilirdi ki? Buraya gelmek için bir sebebi olan t